HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU
Kanun Numarası : 6325
Kabul Tarihi : 7/6/2012
Yayımlandığı Resmî Gazete : Tarih : 22/6/2012 Sayı : 28331
Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 52
Amaç ve kapsam
MADDE 1 – (1) Bu Kanunun amacı, hukuk uyuşmazlıklarının arabuluculuk yoluyla
çözümlenmesinde uygulanacak usul ve esasları düzenlemektir.
(2) Bu Kanun, yabancılık unsuru taşıyanlar da dâhil olmak üzere, ancak tarafların
üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk
uyuşmazlıklarının çözümlenmesinde uygulanır. Şu kadar ki, aile içi şiddet iddiasını içeren
uyuşmazlıklar arabuluculuğa elverişli değildir.
Tanımlar (1)
MADDE 2 – (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Arabulucu: Arabuluculuk faaliyetini yürüten ve Bakanlıkça düzenlenen arabulucular
siciline kaydedilmiş bulunan gerçek kişiyi,
b) Arabuluculuk: Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde
bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle
çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını
gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde çözüm önerisi de
getirebilen, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve
ihtiyarî olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemini, (1)
c) Bakanlık: Adalet Bakanlığını,
ç) Daire Başkanlığı: Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde oluşturulacak
Arabuluculuk Daire Başkanlığını,
d) Genel Müdürlük: Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünü,
e) (Ek: 12/10/2017-7036/17 md.) İdare: 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî
Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan idare ve
kurumlar ile 5018 sayılı Kanunda tanımlanan mahalli idareler ve bu idareler tarafından kurulan
işletmeleri, özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, kamu
iktisadi teşebbüsleri ile bunların bağlı ortaklıkları, müessese ve işletmelerini, sermayesinin yüzde
ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıkları, (1)
f) Kurul: Arabuluculuk Kurulunu, (1)
g) Sicil: Arabulucular sicilini, (1)
ifade eder.
–––––––––––––
(1) 12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 17 nci maddesiyle, bu maddenin birinci fıkrasının
(b) bendine “gerçekleştiren,” ibaresinden sonra gelmek üzere “tarafların çözüm
üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde çözüm önerisi de getirebilen,” ibaresi ve (d)
bendinden sonra gelmek üzere (e) bendi eklenmiş ve diğer bentler buna göre teselsül
ettirilmiştir.
İradi olma ve eşitlik
MADDE 3 – (1) Taraflar, arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek,
sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda serbesttirler. (Ek cümle:6/12/2018-
7155/22 md.) Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır.
(2) Taraflar, gerek arabulucuya başvururken gerekse tüm süreç boyunca eşit haklara
sahiptirler.
Gizlilik
MADDE 4 – (1) Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça arabulucu, arabuluculuk faaliyeti
çerçevesinde kendisine sunulan veya diğer bir şekilde elde ettiği bilgi ve belgeler ile diğer
kayıtları gizli tutmakla yükümlüdür.
(2) Aksi kararlaştırılmadıkça taraflar ve görüşmelere katılan diğer kişiler de bu konudaki
gizliliğe uymak zorundadırlar. (1)
Beyan veya belgelerin kullanılamaması
MADDE 5 – (1) Taraflar, arabulucu veya arabuluculuğa katılanlar da dâhil üçüncü bir
kişi, uyuşmazlıkla ilgili olarak hukuk davası açıldığında yahut tahkim yoluna başvurulduğunda,
aşağıdaki beyan veya belgeleri delil olarak ileri süremez ve bunlar hakkında tanıklık yapamaz:
a) Taraflarca yapılan arabuluculuk daveti veya bir tarafın arabuluculuk faaliyetine katılma
isteği.
b) Uyuşmazlığın arabuluculuk yolu ile sona erdirilmesi için taraflarca ileri sürülen
görüşler ve teklifler.
c) Arabuluculuk faaliyeti esnasında, taraflarca ileri sürülen öneriler veya herhangi bir
vakıa veya iddianın kabulü.
ç) Sadece arabuluculuk faaliyeti dolayısıyla hazırlanan belgeler.
(2) Birinci fıkra hükmü, beyan veya belgenin şekline bakılmaksızın uygulanır.
(3) Birinci fıkrada belirtilen bilgilerin açıklanması mahkeme, hakem veya herhangi bir
idari makam tarafından istenemez. Bu beyan veya belgeler, birinci fıkrada öngörülenin aksine,
delil olarak sunulmuş olsa dahi hükme esas alınamaz. Ancak, söz konusu bilgiler bir kanun
hükmü tarafından emredildiği veya arabuluculuk süreci sonunda varılan anlaşmanın uygulanması
ve icrası için gerekli olduğu ölçüde açıklanabilir.
(4) Yukarıdaki fıkralar, arabuluculuğun konusuyla ilgili olup olmadığına bakılmaksızın,
hukuk davası ve tahkimde uygulanır.
(5) Birinci fıkrada belirtilen sınırlamalar saklı kalmak koşuluyla, hukuk davası ve
tahkimde ileri sürülebilen deliller, sadece arabuluculukta sunulmaları sebebiyle kabul
edilemeyecek deliller haline gelmez.
–––––––––––––
(1) 12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan “taraflar
da” ibaresi “taraflar ve görüşmelere katılan diğer kişiler de” şeklinde değiştirilmiştir.
Unvanın kullanılması
MADDE 6 – (1) Sicile kayıtlı olan arabulucular, arabulucu unvanını ve bu unvanın
sağladığı yetkileri kullanma hakkına sahiptirler.
(2) Arabulucu, arabuluculuk faaliyeti sırasında bu unvanını belirtmek zorundadır.
(3) (Ek: 12/10/2017-7036/19 md.) Daire Başkanlığı, arabulucuların uzmanlık alanlarını
ve uzmanlığa ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.
Ücret ve masrafların istenmesi
MADDE 7 – (1) Arabulucu yapmış olduğu faaliyet karşılığı ücret ve masrafları isteme
hakkına sahiptir. Arabulucu, ücret ve masraflar için avans da talep edebilir.
(2) Aksi kararlaştırılmadıkça arabulucunun ücreti, faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte
bulunan Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenir ve ücret ile masraf taraflarca eşit
olarak karşılanır.
(3) Arabulucu, arabuluculuk sürecine ilişkin olarak belirli kişiler için aracılık yapma veya
belirli kişileri tavsiye etmenin karşılığı olarak ücret alamaz. Bu yasağa aykırı işlemler batıldır.
Taraflarla görüşme ve iletişim kurulması
MADDE 8 – (1) Arabulucu, tarafların her biri ile ayrı ayrı veya birlikte görüşebilir ve
iletişim kurabilir. (Mülga ikinci cümle: 12/10/2017-7036/20 md.) (…)
Görevin özenle ve tarafsız biçimde yerine getirilmesi
MADDE 9 – (1) Arabulucu görevini özenle, tarafsız bir biçimde ve şahsen yerine getirir.
(2) Arabulucu olarak görevlendirilen kimse, tarafsızlığından şüphe edilmesini
gerektirecek önemli hâl ve şartların varlığı hâlinde, bu hususta tarafları bilgilendirmekle
yükümlüdür. Bu açıklamaya rağmen taraflar, arabulucudan birlikte talep ederlerse, arabulucu bu
görevi üstlenebilir yahut üstlenmiş olduğu görevi sürdürebilir.
(3) Arabulucu, taraflar arasında eşitliği gözetmekle yükümlüdür.
(4) Arabulucu, bu sıfatla görev yaptığı uyuşmazlıkla ilgili olarak açılan davada, daha
sonra taraflardan birinin avukatı olarak görev üstlenemez.
Reklam yasağı
MADDE 10 – (1) Arabulucuların iş elde etmek için reklam sayılabilecek her türlü
teşebbüs ve harekette bulunmaları ve özellikle tabelalarında ve basılı kâğıtlarında arabulucu,
avukat ve akademik unvanlarından başka sıfat kullanmaları yasaktır.
Tarafların aydınlatılması
MADDE 11 – (1) Arabulucu, arabuluculuk faaliyetinin başında, tarafları arabuluculuğun
esasları, süreci ve sonuçları hakkında gerektiği gibi aydınlatmakla yükümlüdür.
Aidat ödenmesi
MADDE 12 – (1) Arabuluculardan sicile kayıtlarında giriş aidatı ve her yıl için yıllık
aidat alınır.
(2) Giriş aidatı ve yıllık aidatlar genel bütçeye gelir kaydedilir.
Arabulucuya başvuru
MADDE 13 – (1) Taraflar dava açılmadan önce veya davanın görülmesi sırasında
arabulucuya başvurma konusunda anlaşabilirler. Mahkeme de tarafları arabulucuya başvurmak
konusunda aydınlatıp, teşvik edebilir.
(2) Aksi kararlaştırılmadıkça taraflardan birinin arabulucuya başvuru teklifine otuz gün
içinde olumlu cevap verilmez ise bu teklif reddedilmiş sayılır.
(3) (Ek: 12/10/2017-7036/21 md.) Arabuluculuk ücretini karşılamak için adli yardıma
ihtiyaç duyan taraf, arabuluculuk bürosunun bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemesinin
kararıyla adli yardımdan yararlanabilir. Bu konuda 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk
Muhakemeleri Kanununun 334 ila 340 ıncı maddeleri kıyasen uygulanır.
Arabulucunun seçilmesi
MADDE 14 – (1) Başkaca bir usul kararlaştırılmadıkça arabulucu veya arabulucular
taraflarca seçilir.
Arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesi
MADDE 15 – (1) Arabulucu, seçildikten sonra tarafları en kısa sürede ilk toplantıya
davet eder.
(2) Taraflar, emredici hukuk kurallarına aykırı olmamak kaydıyla arabuluculuk usulünü
serbestçe kararlaştırabilirler.
(3) Taraflarca kararlaştırılmamışsa arabulucu; uyuşmazlığın niteliğini, tarafların
isteklerini ve uyuşmazlığın hızlı bir şekilde çözümlenmesi için gereken usul ve esasları göz önüne
alarak arabuluculuk faaliyetini yürütür.
(4) Niteliği gereği yargısal bir yetkinin kullanımı olarak sadece hâkim tarafından
yapılabilecek işlemler arabulucu tarafından yapılamaz.
(5) Dava açıldıktan sonra tarafların birlikte arabulucuya başvuracaklarını beyan etmeleri
hâlinde yargılama, mahkemece üç ayı geçmemek üzere ertelenir. Bu süre, tarafların birlikte
başvurusu üzerine üç aya kadar uzatılabilir.
(6) (Değişik: 12/10/2017-7036/22 md.) Arabuluculuk müzakerelerine taraflar bizzat,
kanuni temsilcileri veya avukatları aracılığıyla katılabilirler. Uyuşmazlığın çözümüne katkı
sağlayabilecek uzman kişiler de müzakerelerde hazır bulundurulabilir.
(7) (Ek: 12/10/2017-7036/22 md.) Tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması
hâlinde arabulucu bir çözüm önerisinde bulunabilir.
(8) (Ek: 12/10/2017-7036/22 md.) Arabuluculuk müzakerelerinde idareyi, üst yönetici
tarafından belirlenen iki üye ile hukuk birimi amiri veya onun belirleyeceği bir avukat ya da
hukuk müşavirinden oluşan komisyon temsil eder. Komisyon, arabuluculuk müzakereleri
sonunda gerekçeli bir rapor düzenler ve beş yıl boyunca saklar.
(9) (Ek: 12/10/2017-7036/22 md.) Komisyon üyelerinin arabuluculuk faaliyeti
kapsamında yaptıkları işler ve aldıkları kararlar sebebiyle açılacak tazminat davaları, ancak
Devlet aleyhine açılabilir. Devlet ödediği tazminattan dolayı görevinin gereklerine aykırı hareket
etmek suretiyle görevini kötüye kullanan üyelere ödeme tarihinden itibaren bir yıl içinde rücu
eder.
(10) (Ek: 12/10/2017-7036/22 md.) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar
Bakanlıkça yürürlüğe konulan yönetmelikle düzenlenir.
Arabuluculuk sürecinin başlaması ve sürelere etkisi
MADDE 16 – (1) Arabuluculuk süreci, dava açılmadan önce arabulucuya başvuru
hâlinde, tarafların ilk toplantıya davet edilmeleri ve taraflarla arabulucu arasında sürecin devam
ettirilmesi konusunda anlaşmaya varılıp bu durumun bir tutanakla belgelendirildiği tarihten
itibaren işlemeye başlar. Dava açılmasından sonra arabulucuya başvuru hâlinde ise bu süreç,
mahkemenin tarafları arabuluculuğa davetinin taraflarca kabul edilmesi veya tarafların
arabulucuya başvurma konusunda anlaşmaya vardıklarını duruşma dışında mahkemeye yazılı
olarak beyan ettikleri ya da duruşmada bu beyanlarının tutanağa geçirildiği tarihten itibaren
işlemeye başlar.
(2) Arabuluculuk sürecinin başlamasından sona ermesine kadar geçirilen süre,
zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.
Arabuluculuğun sona ermesi
MADDE 17 – (1) Aşağıda belirtilen hâllerde arabuluculuk faaliyeti sona erer:
a) Tarafların anlaşmaya varması.
b) Taraflara danışıldıktan sonra arabuluculuk için daha fazla çaba sarf edilmesinin
gereksiz olduğunun arabulucu tarafından tespit edilmesi.
c) Taraflardan birinin karşı tarafa veya arabulucuya, arabuluculuk faaliyetinden
çekildiğini bildirmesi.
ç) Tarafların anlaşarak arabuluculuk faaliyetini sona erdirmesi.
d) (Değişik: 12/10/2017-7036/23 md.) Uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli olmadığının
tespit edilmesi.
(2) Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaştıkları, anlaşamadıkları veya
arabuluculuk faaliyetinin nasıl sonuçlandığı bir tutanak ile belgelendirilir. Arabulucu tarafından
düzenlenecek bu belge, arabulucu, taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanır.
Belge taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanmazsa, sebebi belirtilmek suretiyle
sadece arabulucu tarafından imzalanır. (1)
(3) Arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen tutanağa, faaliyetin sonuçlanması dışında
hangi hususların yazılacağına taraflar karar verir. Arabulucu, bu tutanak ve sonuçları konusunda
taraflara gerekli açıklamaları yapar.
(4) Arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi hâlinde, arabulucu, bu faaliyete ilişkin
kendisine yapılan bildirimi, tevdi edilen ve elinde bulunan belgeleri, ikinci fıkraya göre
düzenlenen tutanağı beş yıl süre ile saklamak zorundadır. Arabulucu, arabuluculuk faaliyeti
sonunda düzenlediği son tutanağın bir örneğini arabuluculuk faaliyetinin sona ermesinden
itibaren bir ay içinde Genel Müdürlüğe gönderir.
Tarafların anlaşması (2)
MADDE 18 – (1) Arabuluculuk faaliyeti sonunda varılan anlaşmanın kapsamı taraflarca
belirlenir; anlaşma belgesi düzenlenmesi hâlinde bu belge taraflar ve arabulucu tarafından
imzalanır.
(2) Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşma
belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler. Dava açılmadan önce
arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi,
arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir. Davanın görülmesi
sırasında arabuluculuğa başvurulması durumunda ise anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh
verilmesi, davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir. Bu şerhi içeren anlaşma, ilam
niteliğinde belge sayılır. (2)
(3) İcra edilebilirlik şerhinin verilmesi, çekişmesiz yargı işidir ve buna ilişkin inceleme
dosya üzerinden yapılır. Ancak arabuluculuğa elverişli olan aile hukukuna ilişkin
uyuşmazlıklarda inceleme duruşmalı olarak yapılır. Bu incelemenin kapsamı anlaşmanın
içeriğinin arabuluculuğa ve cebri icraya elverişli olup olmadığı hususlarıyla sınırlıdır. Anlaşma
belgesine icra edilebilirlik şerhi verilmesi için mahkemeye yapılacak olan başvuru ile bunun
üzerine verilecek kararlara karşı ilgili tarafından istinaf yoluna gidilmesi hâlinde, maktu harç
alınır. Taraflar anlaşma belgesini icra edilebilirlik şerhi verdirmeden başka bir resmî işlemde
kullanmak isterlerse, damga vergisi de maktu olarak alınır. (2)
(4) (Ek: 12/10/2017-7036/24 md.) Taraflar ve avukatları ile arabulucunun birlikte
imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır.
(5) (Ek: 12/10/2017-7036/24 md.) Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması
hâlinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz.
–––––––––––––
(1) 12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle, bu fıkrada yer alan “taraflar veya
vekillerince” ibareleri “taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca” şeklinde değiştirilmiştir.
(2) 12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 24 üncü maddesiyle, bu maddenin ikinci fıkrasında yer alan
“asıl uyuşmazlık hakkındaki görev ve yetki kurallarına göre belirlenecek olan mahkemeden” ibaresi
“arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden” şeklinde ve aynı maddenin üçüncü
fıkrasında yer alan “üzerinden de yapılabilir” ibaresi “üzerinden yapılır” şeklinde değiştirilmiştir.
Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A- (Ek:6/12/2018-7155/23 md.)
(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise
arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını
veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa
uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması
gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine
getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.
Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın,
dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
(3) Daire Başkanlığı, sicile kayıtlı arabuluculardan bu madde uyarınca arabuluculuk yapmak
isteyenleri, varsa uzmanlık alanlarını da belirterek, görev yapmak istedikleri adli yargı ilk derece mahkemesi
adalet komisyonlarına göre listeler ve listeleri ilgili komisyon başkanlıklarına bildirir. Komisyon
başkanlıkları, bu listeleri kendi yargı çevrelerindeki arabuluculuk bürolarına, arabuluculuk bürosu
kurulmayan yerlerde ise görevlendirecekleri sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğüne gönderir.
(4) Başvuru, uyuşmazlığın konusuna göre yetkili mahkemenin bulunduğu yer arabuluculuk
bürosuna, arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde ise görevlendirilen yazı işleri müdürlüğüne yapılır.
(5) Arabulucu, komisyon başkanlıklarına bildirilen listeden büro tarafından belirlenir. Ancak
tarafların listede yer alan herhangi bir arabulucu üzerinde anlaşmaları hâlinde bu arabulucu görevlendirilir.
(6) Başvuran taraf, kendisine ve elinde bulunması hâlinde karşı tarafa ait her türlü iletişim bilgisini
arabuluculuk bürosuna verir. Büro, tarafların resmî kayıtlarda yer alan iletişim bilgilerini araştırmaya da
yetkilidir. İlgili kurum ve kuruluşlar, büro tarafından talep edilen bilgi ve belgeleri vermekle yükümlüdür.
(7) Taraflara ait iletişim bilgileri, görevlendirilen arabulucuya büro tarafından verilir. Arabulucu bu
iletişim bilgilerini esas alır, ihtiyaç duyduğunda kendiliğinden araştırma da yapabilir. Elindeki bilgiler
itibarıyla her türlü iletişim vasıtasını kullanarak görevlendirme konusunda tarafları bilgilendirir ve ilk
toplantıya davet eder. Bilgilendirme ve davete ilişkin işlemlerini belgeye bağlar.
(8) Arabulucu, görevlendirmeyi yapan büronun yetkili olup olmadığını kendiliğinden dikkate alamaz.
Karşı taraf en geç ilk toplantıda, yetkiye ilişkin belgeleri sunmak suretiyle arabuluculuk bürosunun yetkisine
itiraz edebilir. Bu durumda arabulucu, dosyayı derhâl ilgili sulh hukuk mahkemesine gönderilmek üzere
büroya teslim eder. Mahkeme, harç alınmaksızın dosya üzerinden yapacağı inceleme sonunda en geç bir hafta
içinde yetkili büroyu kesin olarak karara bağlar ve dosyayı büroya iade eder. Mahkeme kararı büro tarafından
11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca taraflara tebliğ edilir. Yetki itirazının
reddi durumunda aynı arabulucu yeniden görevlendirilir ve dokuzuncu fıkrada belirtilen süreler yeni
görevlendirme tarihinden başlar. Yetki itirazının kabulü durumunda ise kararın tebliğinden itibaren bir hafta
içinde yetkili büroya başvurulabilir. Bu takdirde yetkisiz büroya başvurma tarihi yetkili büroya başvurma
tarihi olarak kabul edilir. Yetkili büro, beşinci fıkra uyarınca arabulucu görevlendirir.
(9) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren üç hafta içinde sonuçlandırır. Bu
süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla bir hafta uzatılabilir.
______________
(1) 6/12/2018 tarihli ve 7155 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle Kanuna Dördüncü Bölümden
sonra gelmek üzere “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” başlığıyla Beşinci Bölüm eklenmiş, diğer
bölümler buna göre teselsül ettirilmiştir.
11604-1
(10) Arabulucu; taraflara ulaşılamaması veya taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması ya da
tarafların anlaşması yahut tarafların anlaşamaması hâllerinde arabuluculuk faaliyetini sona erdirir ve son
tutanağı düzenleyerek durumu derhâl arabuluculuk bürosuna bildirir.
(11) Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle
arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu
taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca
bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona
eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi
üzerlerinde bırakılır.
(12) Tarafların arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaları hâlinde, arabuluculuk ücreti,
Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin eki Arabuluculuk Ücret Tarifesinin İkinci Kısmına göre aksi
kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanır. Bu durumda ücret, Tarifenin Birinci Kısmında belirlenen
iki saatlik ücret tutarından az olamaz.
(13) Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme
yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik
ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren
görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi
kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına
göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama
giderlerinden sayılır.
(14) Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler;
arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya
varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden
karşılanır.
(15) Arabuluculuk bürosuna başvurulmasından son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar geçen sürede
zamanaşımı durur ve hak düşürücü süre işlemez.
(16) Dava açılmadan önce ihtiyati tedbir kararı verilmesi hâlinde 6100 sayılı Kanunun 397 nci
maddesinin birinci fıkrasında, ihtiyati haciz kararı verilmesi hâlinde ise 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve
İflas Kanununun 264 üncü maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen dava açma süresi, arabuluculuk bürosuna
başvurulmasından son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar işlemez.
(17) Arabuluculuk görüşmeleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, arabulucuyu görevlendiren
büronun bağlı bulunduğu adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunun yetki alanı içinde yürütülür.
(18) Özel kanunlarda tahkim veya başka bir alternatif uyuşmazlık çözüm yoluna başvurma
zorunluluğunun olduğu veya tahkim sözleşmesinin bulunduğu hâllerde, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin
hükümler uygulanmaz.
(19) İlgili kanunlarda dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin kabul edilen özel hükümler saklıdır.
(20) Bu bölümde hüküm bulunmayan hâllerde niteliğine uygun düştüğü ölçüde bu Kanunun diğer
hükümleri uygulanır.
Arabulucular sicilinin tutulması
MADDE 19 – (1) Daire Başkanlığı, özel hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk yapma yetkisini
kazanmış kişilerin sicilini tutar. Bu sicilde yer alan kişilere ilişkin bilgiler, Daire Başkanlığı tarafından
elektronik ortamda da duyurulur.
(2) Arabulucular sicilinin tutulmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikle
düzenlenir.
Arabulucular siciline kayıt şartları
MADDE 20 – (1) Sicile kayıt, ilgilinin Daire Başkanlığına yazılı olarak başvurması üzerine yapılır.
(2) Arabulucular siciline kaydedilebilmek için; (1)
a) Türk vatandaşı olmak,
b) Mesleğinde en az beş yıllık kıdeme sahip hukuk fakültesi mezunu olmak,
c) Tam ehliyetli olmak,
ç) (Değişik: 12/10/2017-7036/25 md.) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53
üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıldan fazla süreyle
hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin
işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma,
hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini
aklama veya kaçakçılık, gerçeğe aykırı bilirkişilik yapma, yalan tanıklık ve yalan yere yemin suçlarından
mahkûm olmamak,
d) (Ek: 5/6/2017-KHK-691/9 md.; Aynen kabul: 31/1/2018-7069/9 md.) Terör örgütleriyle iltisaklı
veya irtibatlı olmamak, (1)
e) Arabuluculuk eğitimini tamamlamak ve Bakanlıkça yapılan yazılı (…) (2)
sınavda başarılı
olmak, (1)(2)
gerekir.
(3) Arabulucu, sicile kayıt tarihinden itibaren faaliyetine başlayabilir.
(4) (Ek: 12/10/2017-7036/25 md.) Daire Başkanlığı, sicile kayıtlı arabulucuları, görev yapmak
istedikleri adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonlarına göre listeler ve listeleri ilgili komisyon
başkanlıklarına gönderir. Bir arabulucu, en fazla üç komisyon listesine kaydolabilir.
Arabulucular sicilinden silinme
MADDE 21 – (1) Daire Başkanlığı, arabuluculuk için aranan koşulları taşımadığı hâlde sicile
kaydedilen veya daha sonra bu koşulları kaybeden arabulucunun kaydını siler.
(2) Daire Başkanlığı, bu Kanunun öngördüğü yükümlülükleri yerine getirmediğini tespit ettiği
arabulucuyu yazılı olarak uyarır; bu uyarıya uyulmaması hâlinde arabulucunun savunmasını aldıktan sonra,
gerekirse adının sicilden silinmesini Kuruldan talep eder.
(3) Arabulucu, arabulucular sicilinden kaydının silinmesini her zaman isteyebilir
Arabuluculuk eğitimi
MADDE 22 – (1) Arabuluculuk eğitimi, hukuk fakültesinin tamamlanmasından sonra alınan,
arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesiyle ilgili temel bilgileri, iletişim teknikleri, müzakere ve uyuşmazlık
çözüm yöntemleri ve davranış psikolojisi ile yönetmelikte gösterilecek olan diğer teorik ve pratik bilgileri
içeren eğitimi ifade eder.
–––––––––––––
(1) 5/6/2017 tarihli ve 691 sayılı KHK’nin 9 uncu maddesiyle, bu fıkraya (ç) bendinden sonra gelmek üzere
(d) bendi eklenmiş ve mevcut (d) bendi (e) bendi şeklinde teselsül ettirilmiş, daha sonra 31/1/2018 tarihli
ve 7069 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle bu hüküm aynen kabul edilerek kanunlaşmıştır.
(2) 12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 25 inci maddesiyle, bu bentte yer alan “ve uygulamalı”
ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.
11605
Eğitim kuruluşlarına izin verilmesi
MADDE 23 – (1) Arabuluculuk eğitimi, bünyesinde hukuk fakültesi bulunan
üniversitelerin hukuk fakülteleri, Türkiye Barolar Birliği ve Türkiye Adalet Akademisi tarafından
verilir. Bu kuruluşlar Bakanlıktan izin alarak eğitim verebilirler. İzin verilen eğitim kuruluşlarının
listesi elektronik ortamda yayımlanır.
(2) İzin için yazılı olarak başvurulur. Bu başvuruda eğitim programı, eğiticilerin sayısı ve
uzmanlıkları ile eğitim kuruluşu veya eğitim programının finansman kaynakları hakkında
gerekçeli bilgi verilir.
(3) Başvuruda sunulan belgelere dayalı olarak, eğitimin amacına ulaşacağı ve eğitim
kuruluşlarında eğitim faaliyetinin devamlılığının sağlanacağı tespit edilirse, ilgili eğitim
kuruluşuna en çok üç yıl için geçerli olmak üzere izin verilir.
İzin süresinin uzatılması
MADDE 24 – (1) Sicile kayıtlı olan bir eğitim kuruluşu kayıt süresinin bitiminden en
erken bir yıl ve en geç üç ay önce, sicildeki kaydının geçerlilik süresinin uzatılmasını yazılı
olarak talep edebilir. Eğitim kuruluşunun 26 ncı maddeye göre sunduğu raporlardan,
arabuluculuk eğitiminin başarılı şekilde devam ettiğinin anlaşıldığı ve 27 nci maddede belirtilen
sebeplerin bulunmadığı hâllerde, verilmiş bulunan iznin geçerlilik süresi her defasında üç yıl
uzatılabilir. Eğitim kuruluşu, süresi içinde yaptığı başvuru hakkında karar verilinceye kadar
listede kayıtlı kalır.
Arabuluculuk yetki belgesi
MADDE 25 – (1) Eğitim kuruluşları, eğitimlerini başarıyla tamamlayan kişilere
arabuluculuk eğitimini tamamladıklarına dair bir belge verir.
Daire Başkanlığına bilgi verme yükümlülüğü
MADDE 26 – (1) Eğitim kuruluşları, her yıl ocak ayında bir önceki yıl içinde
gerçekleştirdikleri eğitim faaliyetinin kapsamı, içeriği ve başarısı konusunda Daire Başkanlığına
bir rapor sunar.
Eğitim kuruluşuna verilen iznin iptali
MADDE 27 – (1) Aşağıdaki hâllerde eğitim kuruluşuna verilmiş olan izin, Bakanlığın
talebi üzerine Kurul tarafından iptal edilir:
a) İzin verilebilmesi için aranan şartlardan birinin ortadan kalkmış veya mevcut
olmadığının tespit edilmiş olması.
b) Eğitimin yeterli şekilde verilememesi.
c) Arabuluculuk yetki belgelerinin düzenlenmesinde sahtecilik veya önemli hatalar
yapılması.
ç) 26 ncı maddedeki rapor verme yükümlülüğünün yapılan ihtara rağmen yerine
getirilmemesi.
d) Eğitim faaliyetinin devamlılığının sağlanmadığının tespit edilmesi.
Kuruluş ve teşkilat
MADDE 28 – (1) Bu Kanunda belirtilen görevleri yerine getirmek üzere, Genel
Müdürlük bünyesinde Daire Başkanlığı kurulur.
(2) Arabuluculuk hizmetlerine ilişkin olarak bu Kanunda belirtilen görevleri yerine
getirmek üzere, Bakanlık bünyesinde Arabuluculuk Kurulu oluşturulur.
(3) (Ek: 12/10/2017-7036/26 md.) Arabuluculuğa başvuranları bilgilendirmek,
arabulucuları görevlendirmek ve kanunla verilen diğer görevleri yerine getirmek üzere Bakanlık
tarafından uygun görülen adliyelerde arabuluculuk büroları kurulur. Adli yargı ilk derece
mahkemesi adalet komisyonu tarafından, münhasıran bu bürolarda çalışmak üzere bir yazı işleri
müdürü ile yeteri kadar personel görevlendirilir. Arabuluculuk büroları, Hâkimler ve Savcılar
Kurulu tarafından belirlenen sulh hukuk hâkiminin gözetim ve denetimi altında görev yapar.
Arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde bu büroların görevi, adli yargı ilk derece mahkemesi
adalet komisyonunca görevlendirilen sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğü tarafından
ilgili hâkimin gözetim ve denetimi altında yerine getirilir.
Daire Başkanlığı
MADDE 29 – (1) Daire Başkanlığı, bir daire başkanı, yeteri kadar tetkik hâkimi ve diğer
personelden oluşur.
Daire Başkanlığının görevleri
MADDE 30 – (1) Daire Başkanlığının görevleri şunlardır:
a) Arabuluculuk hizmetlerinin düzenli ve verimli olarak yürütülmesini sağlamak.
b) Arabuluculukla ilgili yayın yapmak, bu konudaki bilimsel çalışmaları teşvik etmek ve
desteklemek.
c) Kurulun çalışması ile ilgili her türlü karar ve işlemi yürütmek ve görevleri ile ilgili
bakanlık, diğer kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları, kamu yararına çalışan vakıf ve dernekler ile uygun görülen gönüllü gerçek ve tüzel
kişilerle işbirliği yapmak.
ç) Arabuluculuk kurumunun tanıtımını yapmak, bu konuda kamuoyunu bilgilendirmek,
ulusal ve uluslararası kongre, sempozyum ve seminer gibi bilimsel organizasyonları düzenlemek
veya desteklemek.
d) Ülke genelinde arabuluculuk uygulamalarını izlemek, ilgili istatistikleri tutmak ve
yayımlamak.
e) Arabuluculuk eğitimi verecek kuruluşlar tarafından bu amaçla yapılan başvuru ile
sicildeki kaydın geçerlilik süresinin uzatılması talebinin karara bağlanmasını Bakanlığın onayına
sunmak, arabuluculuk eğitimi verecek eğitim kuruluşlarını listelemek ve elektronik ortamda
yayımlamak.
f) Arabulucu sicilini tutmak, sicile kayıt taleplerini karara bağlamak, 21 inci maddenin
birinci ve üçüncü fıkraları kapsamında arabulucunun sicilden silinmesine karar vermek ve bu
sicilde yer alan kişilere ilişkin bilgileri elektronik ortamda duyurmak.
g) Arabulucular tarafından arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen son tutanakların
kayıtlarını tutmak ve birer örneklerini saklamak.
ğ) Görev alanına giren kanun ve düzenleyici işlemler hakkında inceleme ve araştırma
yaparak Genel Müdürlüğe öneride bulunmak.
h) Yıllık faaliyet raporunu ve izleyen yıl faaliyet planını hazırlayarak Kurulun bilgisine
sunmak.
ı) Yıllık Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesini hazırlamak.
Kurul (1)
MADDE 31 – (1) Kurul aşağıdaki üyelerden oluşur:
a) Hukuk İşleri Genel Müdürü.
b) Daire Başkanı.
c) Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından hukuk mahkemelerinde görev yapmakta olan
birinci sınıfa ayrılmış hâkimler arasından seçilecek iki hâkim. (1)
ç) Türkiye Barolar Birliğinden üç temsilci.
d) Türkiye Noterler Birliğinden bir temsilci.
e) Yükseköğretim Kurulu tarafından seçilen özel hukuk alanından bir öğretim üyesi.
f) Adalet Bakanı tarafından seçilecek üç arabulucu.
g) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinden bir temsilci.
ğ) (Ek: 12/10/2017-7036/27 md.) Kendisine mensup işçi sayısı en çok olan üç işçi
sendikaları konfederasyonunca seçilecek birer temsilci.
h) (Ek: 12/10/2017-7036/27 md.) En çok işveren mensubu olan işveren sendikaları
konfederasyonunca seçilecek bir temsilci.
ı) Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonundan bir temsilci. (1)
i) Türkiye Adalet Akademisi Eğitim Merkezi Başkanı.
(1)
(2) Başkan ihtiyaca göre Kurul toplantılarına uzman kişileri çağırabilir.
(3) Kurul başkanı Genel Müdürdür. Genel Müdürün bulunmadığı toplantılarda Başkanlık
görevi Daire Başkanı tarafından yerine getirilir.
(4) Kurul, mart ve eylül aylarında olmak üzere yılda en az iki kez toplanır. Ayrıca,
Başkanın veya en az beş üyenin talebiyle Kurul her zaman toplantıya çağrılabilir.
(5) Kurul üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar alır. Mazeretsiz olarak art arda iki
toplantıya katılmayan üyenin üyeliği düşer.
(6) Kurulun Bakanlık dışından görevlendirilen üyelerinin görev süresi üç yıldır. Görev
süresi dolan üyeler yeniden görevlendirilebilir.
(7) Başka yerden katılan Kurul üyelerinin gündelik, yol gideri, konaklama ve diğer
zorunlu giderleri 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümlerine göre Bakanlıkça
karşılanır.
(8) Kurulun çalışma usul ve esasları yönetmelikle düzenlenir.
Kurulun görevleri
MADDE 32 – (1) Kurulun görevleri şunlardır:
a) Arabuluculuk hizmetlerine ilişkin temel ilkeler ile arabuluculuk meslek kurallarını
belirlemek.
b) Arabuluculuk eğitimine ve bu eğitimin sonunda yapılacak olan sınava ilişkin temel ilke
ve standartları tespit etmek.
c) Arabulucuların denetimine ilişkin kuralları belirlemek.
ç) Bu Kanuna göre çıkarılması gereken ve Genel Müdürlük tarafından hazırlanan
yönetmelik taslaklarına, gerekirse değişiklik yaparak son şeklini vermek.
d) Eğitim kuruluşlarının eğitim izinlerini iptal etmek.
e) 21 inci maddenin ikinci fıkrası kapsamında arabulucunun sicilden silinmesine karar
vermek.
f) Arabulucuların ödeyecekleri sicile kayıt aidatını ve yıllık aidatları tespit etmek.
g) Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesini gerekiyorsa değişiklik yapmak suretiyle
onaylamak.
ğ) Daire Başkanlığı tarafından yürütülecek faaliyetlerin etkinliğini artırmak üzere
tavsiyelerde bulunmak.
–––––––––––––
(1) 12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 27 nci maddesiyle, bu maddenin birinci fıkrasının
(c) bendinde yer alan “Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu” ibaresi “Hâkimler ve Savcılar
Kurulu” şeklinde değiştirilmiş, (g) bendinden sonra gelmek üzere (ğ) ve (h) bentleri eklenmiş,
diğer bentler buna göre teselsül ettirilmiş ve mevcut (h) bendinde yer alan “Müdürü” ibaresi
“Başkanı” şeklinde değiştirilmiştir.
h) Daire Başkanlığının yıllık faaliyet raporu ve plânı hakkında görüş bildirmek.
ı) Daire Başkanlığının faaliyet planında yer alan konularla ilgili kurum ve kuruluşların
uygulamaya sağlayabileceği katkıları belirlemek
Gizliliğin ihlali
MADDE 33 – (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesindeki yükümlülüğe aykırı hareket ederek
bir kişinin hukuken korunan menfaatinin zarar görmesine neden olan kişi altı aya kadar hapis
cezası ile cezalandırılır.
(2) Bu suçların soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır.
Kadrolar (1)
MADDE 34 – (1) Ekli (1) ve (2) sayılı listelerde yer alan kadrolar ihdas edilerek
13/12/1983 tarihli ve 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye
ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerin Adalet Bakanlığına ait bölümlerine eklenmiştir.
Değiştirilen hükümler
MADDE 35 – (1) 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 12 nci
maddesinin birinci fıkrasının (d) bendine “Hakemlik” ibaresinden sonra gelmek üzere
“arabuluculuk,” ibaresi eklenmiştir.
(2) 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun;
a) 137 nci maddesinin birinci fıkrasına “sulhe” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya
arabuluculuğa” ibaresi,
b) 140 ıncı maddesinin ikinci fıkrasına “sulhe” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya
arabuluculuğa”, üçüncü fıkrasına “sulh” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya arabuluculuk”
ibaresi,
c) 320 nci maddesinin ikinci fıkrasına “tarafları sulhe” ibaresinden sonra gelmek üzere
“veya arabuluculuğa” ibaresi,
eklenmiştir.
Yönetmelikler (2)
MADDE 36 – (1) Arabuluculuk eğitimi verecek kuruluşların denetlenmesi ile eğitimin
süresi, içeriği ve standartları, yapılacak olan yazılı (…) (2) sınavın ilke ve kurallarının
belirlenmesi, arabulucular sicilinin düzenlenmesi ve arabulucularda aranacak koşullar,
arabulucuların denetlenmesi ve izlenmesi ile bu Kanunun uygulanmasını gösteren diğer hususlar,
Bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenir. (2)
–––––––––––––
(1) Bu maddede yer alan kadrolarla ilgili olarak 22/6/2012 tarihli ve 28331 sayılı Resmi
Gazete’ye bakınız.
(2) 12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı Kanunun 28 inci maddesiyle, bu maddenin birinci fıkrasında
yer alan “ve uygulamalı” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.
GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren iki ay içinde kuruluş
ve teşkilatlanma tamamlanır.
(2) Bu Kanunun 31 inci maddesinde öngörülen kurum ve kuruluşlar, Kurulda görev
yapacak temsilcileri Kanunun yayımı tarihinden itibaren iki ay içinde Genel Müdürlüğe
bildirirler. İlk üç yıl için Adalet Bakanı tarafından seçilecek üç arabulucu yerine 31 inci maddenin
birinci fıkrasının (ç), (g) ve (ğ) bentlerindeki kurumlar birer fazla temsilci bildirirler.
(3) Arabulucu yerine ilgili kurumlardan bildirilen temsilcilerin Kuruldaki görev süresi bir
yıldır. Adalet Bakanlığı tarafından bu sürenin sonunda seçilecek üç arabulucu ismi Kurula
bildirilir. Bu şekilde seçimi yapılan arabulucular yerlerine atandıkları Kurul üyelerinin görev
sürelerini tamamlarlar.
(4) Birinci fıkrada belirtilen kuruluş ve teşkilatlanmanın tamamlanmasından itibaren üç
ay içinde Kurul toplanır. Kurulun ilk toplantı tarihi, Kurul üyeleri bakımından üç yıllık görev
süresinin başlangıcı olarak kabul edilir.
GEÇİCİ MADDE 2 – (1) Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler, Kurulun ilk
toplantısından itibaren üç ay içinde çıkarılır.
Yürürlük
MADDE 37 – (1) Bu Kanunun;
a) 28 ilâ 32 nci maddeleri ile geçici maddeleri yayımı tarihinde,
b) Diğer hükümleri ise yayımı tarihinden bir yıl sonra,
yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 38 – (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.